28 Nisan 2012 Cumartesi

Feine Milde

Bişeyin gurmesi değilimdir ama bu kahve hoşuma gitti
Bi de bu şarkıyı sevdim ben bu saatte bu kahveyle

26 Nisan 2012 Perşembe

Glorriiiaaaa

Dün gece dedim ya, gece çöktü ve kedimle güneşin doğmasını bekliyoruz. Doğdu. Beklememiz işe yaradı ve biz bugün camdan yansıyan sıcak güneşe teslim olduk. Biraz tembellik edip mayıştık birbirimizi sevdik.

Sonra ben çalışmaya devam ettim, kedim de fırsattan istifade bir temizlik telaşına düştü

Sora kalktım kendime bi kahve yaptım o sırada da çenem düştü ve arkadaşlarımla lafladım
Bi tanesi, benim yerimde olmak istemediğini söyledi, onca zaman sonra mimari terminolojiyi asla hatırlamayacakmış, acımış bana :)
Diğeri daha umutluydu, bi tekrar yapsan hatırlarsın hepsini dedi, ama ben sevmem dedim osmanlı, olsuuunn hatırlarsınn, dedi
İşte en sevdiğim tavır budur, kasmak yok herşey olur :) Bunu diyen arkadaş İzmirli de değil oysa :P
Bi de bişi fark ettim bu akşam denizi izlerken, bazı uçaklar öyle alçaktan uçuyor ki ışıkları suyun üstünde parıldıyor. şaşırdım
Bi de hep bi gemi duruyor açıkta ve akşam olunca ışıl ışıl görünüyor suya da vuruyor renkleri
Bi su manyaklığım var farkındayım, su görmek hoşuma gidiyor :)Saat sabah 5 oldu olacak.
Dışardan birbirleriyle dalaşan sarhoş kadınlar ve erkeklerin sesi geliyor.
Benimse çalışmamın bitmesine ramak kaldı
Masamın hali duman

Uyumadan önce kulağımda mp3 güzel de bir şarkı dinliyip ve o şarkıyı buraya atıp güzel günler göreceğiz, görmeliyiz, hakkımızdır alacağız! diyorum :) ba bay

25 Nisan 2012 Çarşamba

Mırıl Mırıl

Gece çöktü iyi de oldu Bizim gibiler kaldı ortalıkta. Biraz daha seçilmiş bi kalabalık :)
Ben şimdi biraz da bulanık bi ruh haliyle hardal renkli ojelerimi sürüp iğrençliğimle mutlu oldum
Yanık tene daha yakışırmış da benim tenim asla yanmadı inatla beyaz kaldı
Bu gecemin konusu Yunan ve Roma Mimarisi iyi gidersem Bizansa kadar yolum var 
Kahveyi stokladım bünyeme uyumak yok gün doğana kadar
Sabaha karşı tekneler geliyo pat pat martılar desen gırla
Hoş yani güzel böyle gece karanlığından sonra gün doğsun
Mırıl mırıl kedi de uyuyo şuracıkta yani bekliyoruz biz sabahı

20 Nisan 2012 Cuma

Sırra KaleMİM den :)

Başlıktan da anlaşılacağı üzre Canımıniçi SırraKalem tarafından mimlendim. Bi de kendi gibi tatlı puf puf bi muffinli logo da ekleyivermiş :) Aman da aman
Hadi bakalım

1-Mesleğin seni mutlu ediyor mu?
Tabiki ediyor, etmeyecek olsa bu mesleği seçmezdim. Önüm arkam sağım solum bi heykel bi tablo bi kubbe... Güzel yani, ha bi de para kazandırsa daha güzel olacak! :)

2-Dileğin meslek miydi?
Aslında ben bu işe arkeolojiyle başladım sora sora sanata kaydım yani evet dileğim bişidi

3-Yalnız mı, ilişkide mi yaşamayı tercih ediyorsun?
Öncelikle yalnızık güzel şey. Ay ben yalnızım hayatımda kimse yok ühüü tarzında insan tipinden hiç hazzetmem. Bi kendini sev kardeşim, bi kahveni yap bi ayaklarını uzat al kitabı eline, olmadı aç güzel bi film izle, kendinin tadını çıkar yahu! ay amma söylendim :) İşte evet yalnız yaşamayı severim. Ama tabi şöyle karşımda kaba sakalım olsun çay içelim ben ona işkence edercesine izlediğim filmleri okuduğum kitapları anlatayım, ona bi rakı sofrası kurayım çok severim :) İşte özel alanlarımıza müdahale etmeden beraberlik güzeldir


4-Tatsız durumlardan kaçma için yalan söyler misin?
Vallahi söyleyemem, baştan doru söylemek en iyisi


5-Yabanc bir dil konuşuyor musun?
Konuştuğum oluyor dönem dönem :) Sınav zamanı yaklaştıkça meselaaa. sora da uzun bi süre konuşmuyorum zaten. Bi yandan osmanlıca okurum yazarım çat pat eski yunancam vardır. bu kaa


6-Rüyandaki evde oturuyorusun? Taşınmak veya yurt dışına gitmek istiyor musun?
Çok güldüm bu soruya çünkü şu an sabit bi evim yok sayılır, diken üstündeyim diyelim :) Rüyamdaki ev de çok lüks olmadığında ilerde oturabilirim sanırım :) Ve elbette hayatımın kısa da olsa bi döneminde barcelona, floransa, londra, brooklyn ve amsterdam'da yaşamak istiyorum :)

7-Mobilya değiştirmeyi sever misin?
Hiç sevmem. Eşyalarımla aramda duygusal bi bağ kurarım :) Ama eşyalarımın yerini değiştirmeyi severim

8-Çevreye, hayvan korumaya katkın var mı?
Olmaz mı! :) Evimdeki kedi dışında sokaktaki kedi köpeklerle de  ilgilenirim. Sularını mamalarını eksik etmemeye çalışırım. Çevre içinse naylon poşet yerine bez torba kullanmaya çalışıyorum.Az su kullanır suyu açık bırakarak bulaşık yıkayan annemle didişirim vs... Atık ayırma konusunda sorunum var pek beceremiyorum ne yazık ki :(

9-televizyon ve filmleri sever misin?
Severim. Film çok severim televizyondaysa bi belgesel... :) yok yok tartışma programı izleyip sinir olmayı severim ben

10-Bırakmak istemediin kötü huyun var mı?
Yok galiba. sigaram yok içkim var da kendisini asla bırakmam. başka bi kötü huy bulamadım ben hee şey var yapcam dediğim işi bazen yapmam biraz zaman alıyor :) bunu bırakabilirim bak

11-Loto ve benzeri bi oyun oynar mısın
Yılbaşı çekilişi sayılıyo mu? Her yıl sonunda 'milli' piyangocumuzdan yarım biletimi muhakkak alırım veee o senenin ajandasında saklarım :)

logomu da ekledim mi diiii bu blog yazısı da burada biter

19 Nisan 2012 Perşembe

Gecenin yağmurlu bi vaktidir

İstanbul'a geldim geleli zaman kavramımı yitirmiş gibiyim. Gün, saat... Ne varsa durdu karıştı.
Bu şehirde yaşayan arkadaşlarım hayırsız demeye başladı, geldin geleli bizi aramıyorsun diyorlar.
Artık burdayım ya, misafir değilim ya burda, nasısa görüşürüz modundayım. İyi mi yapıyorum kötü mü bilmiyorum. Ama benim canım arkadaşlarım bana kızmaz biliyorum :)
Yaptığım şeyler, elimin altındaki kitabı okumak, arada bi yemek yapmak, beyoğlu'na gitmek o kadar
Fırtına gene başladı, camlara vuruyo yağmur. Bu sesi dinlemek güzel. Kendi kendime olmak hoşuma gidiyor. Hele şu seramik mugla kahve içmek öyle keyif veriyor ki! Kendisiyle muhteşem ikili olduk, nere gitsem elimde

Bir de şu şarkı... Fikret Kızılok. 16 yaşından 26 yaşa hala aynı tokatı atıyo suratıma :)



''benim aşkım beni geçti/damla damla gönül deşti/ben değil, o yolum seçti/dağlar, duman olur/çayır, çimen olur/ben yari görmezsem halim yaman olur



16 Nisan 2012 Pazartesi

Kötü uyandım bugün, bi yataktan kalkamama bi her yanım ağrıyo modu.
Birazdan çıkıp yürüyeceğim, gün ışıl ışıl fotoğraftan da anlaşılacağı gibi
Dün de bi tuhaf bi güneş bi yağmur enteresan. Arabada giderken tırsmadım diil :)

Asıl dün güzel olan şu defterle karşılaşmam oldu
Yaklaşık 10 senedir rüyamda hep bu kahvedeyim. Lisedeydik resim sınıfında van gogh'u işliyoruz... O gün bu gündür çok sevdiğim ressamın o kahvesinde takılıyorum geceleri. Artık bilinçaltımda neler doğurduysam...
Rüyamda şey de diyorum, gene geldin kahveye, aa şu masada oturan adam değişmiş ama garson çocuk yeni mi vs... Bilinçaltıma sağlık diyorum. Artık o bilinçaltından çıkanları bu deftere yazmam çok münasip olacak eminim
Bi şarkı da atıp kaçayım daha çalışılacak rönesans sonrası avrupa siyasi tarihi var
Haydi bakalım shake it uplayalım ayılalım :)

15 Nisan 2012 Pazar

Karşıyaka

Bu şehre geleli 2 hafta oldu. Bir anda doğduğun 26yaşına geldiğin şehri terk etme kararı güzel his. Önce şaşıyosun kendine, vay be diyosun demek ki karar aldıgında çok pis uyguluyosun aferim... Bi güven bi güçlü his
Lakin şimdi bi foto gördüm. Karşıyaka çarşının girişi... Akşam.. Işıklar yanmış... Mis gibi de kokuyordur
Soğuksa rüzgar vardır kafanı gömmek istersin atkına fena eser denizden acelesi varmış gibi
Bi sızladı kalbim Olmadı şimdi İyi gidiyordum Ya da fazla içtim bu gece
Bi de bu şarkı çarptı
Şu youtube vidyolarında şarkılara konan iğrenç fotoğraflar saçma ama türkü güzel

13 Nisan 2012 Cuma

Eyvah Mim!

13.Cuma'da mimimi yanıtlayayım bari

1- yemek olsam ne yemeği olurdum?
Tabiki beşamel soslu tavuk! Üniversitede öğrenmiştim yapmayı. Imhh şöyle sıcacık kaşarları güzel güzel erimiş...
 

2- müzik aleti olsam hangisi olurdum?
 Benden viyolonsel olur,sesim kendisi kadar bas olmasa da ruhum bas arkadaşım!


3- araba olsam hangisi olurdum?
Ruhum bas aynı zamanda retro :) Bu yüzden duygusal ama güçlü bi lada niva olabilirim.

4- aylardan hangisi olurdum?
Tabiki de cayır cayır yanıp kavrulduğum Temmuz. İliğim kemiğim ısınsın güneş hiç batmasın sudan hiç çıkmayalım

5- ayakkabı olsam hangisi olurdum?
Benden düz ayak bi converse olur şöyle rahat bişi


6- kıyafet olsam hangisi olurdum?
Gene rahat bişiler, meselaaa bi tulum


7- renk olsam hangisi olurdum?
Ruh halime göre çeşitlilik gösteren bi konu bu, buaralar kırmızı'yım

8- hayvan olsam hangisi olurdum?
Kedi olurum elbette. bi kedi kadar çok  severim uykuyu ve onlar kadar apansız uyuyabilirim, bi kedi kadar çok burnumun dikine giderim, gıdıdan sevilmek değil ama sevgilimin sakalına başımı sürtüp kaşınmaya bayılırım  vs vs





9- şu an okuduğum kitabın 137. sayfasında neler var?
Şöyle bişiler var

12 Nisan 2012 Perşembe

Fevkaladenin Fevkinde İyiGecelerÖpücüğü

Hey allam! Bu heyecan, mutluluk, elleri böğründe kalmışlıkla sıcağı sıcağına diyorum ki, okuyun! Şey gibiyim, sizde de olur mu bilmem, hani yarım ekmek kokoreç yemiş gibiyim, doymadım doyamadım!

10 Nisan 2012 Salı

İyi Geceler Öpücüğü

Yağmur yağdı şehir soğudu trafiğinse maşallahı vardı.
Ama ben SırraKalemciimi dinleyip o trafiği o güzel kitapla değerlendirdim. Nurdan Beşergil'in son kitabı İyi Geceler Öpücüğü


Henüz kitabın ortalarındayım. Nurdan Beşergil'i ilk kez okuyan  bünyeme bazı cümleler fena çarptı
bakınız;
''Yüzlerine bakan rakip olduklarını, gölgelerine bakan kardeş olduklarını anlardı.''
''Onu böyle görenler, acemi bir heykeltraşın elinden çıktığını düşünebilirdi; daha yolun başında olduğu anlaşılan sanatçı, bu yüze bir düşünce kırıntısı, içinde kan dolandığını hiç değilse ima eden bir çizgi ya da çukur koymayı ihmal etmiş gibiydi.''
''Hiçbir şey yapmadığım halde hiçbir şey yapmaya fırsatım olmazdı. Hayatta olmakla o kadar meşguldüm ki, hayatta olmanın bir sorumluluk olabileceği aklıma bile gelmezdi.''


Evet ben de diyorum, okuyun afallayın güzelleşin devamı da gelsin, ki yazarımızın daha nadide eserleri varmış ki şanslıyız :)

7 Nisan 2012 Cumartesi

Kayıp ve Mutlu

Tuhaf  bi his...
Öncelikle sonsuz bi özgürlük hissi pamuklara yatmışcasına güzel bi tadta.
Bi yanda da böyle n'apıcağını bilememe, bi şaşkınlık hali...
Hani bu şehre gelip de küfrü basma değil bi orhan veli yaklaşımı :)
Biraz o sevdiğim kitaplara, yazarlara, insanlara yaklaşmış olma hali mutlu ediyor...
Hani şu sokaktan Haydar Ergülen çıkabilir, çıkarsa n'apıcam...
Ya da o kitapta bahsedilen sokakta ben de yürüyebilirim, ben de o meydanda tıpkı eskiden olduğu gibi durabilirim. Belki ben de aynı hisse boğulurum.
Mesela bugün Ortaköy'de yürürken çaycı az kalsın kolumdan çekip istediği masaya pat diye oturtacaktı ama Ortaköy'e bakmak güzeldi. 
Şimdiki mimarlarda olmayan ama eski mimarlardaki estetik, boynuma birkaç saatlik ağrı verse de Tophane'nin binalarına bakmaya doyamadım.
Bir de ansızın önüme İstanbul Modern çıkma mı! :)
Kılavuza ihtiyaç duymadan doğaçlama öğrenmek bu şehri tadından yenmeyecek gibi.
Bugün yanımda makina yoktu ama yakında bu şehri bol bol gezip bol bol fotoğraflayacağım.
Bakalım bir de benim açımdan nası çıkıyo?

4 Nisan 2012 Çarşamba

Kayboldum

                                       
Dün gece sabaha karşı yatmak üzereyken denizden gelen sesleri duydum. Pat pat pat hoşuma gitti.
Sırtımdan büyük bi yük attım.
Ve ne kadar ait olduğumu hissettim, sırtım rahatlayınca.
Güzel bir kaybolmuşluk, kafası güzellik halindeyim. Bir süre bu hoş hislerle kavrulacağım izninizle