11 Aralık 2013 Çarşamba

Aralık' tan

Soğuk havayla birlikte evin düzeni de değişti. Daha yünlü, daha kahveli daha çikolatalıyız. Kedilerimiz de daha mivaylamalı. Zira havalar böyle soğuk olduğunda daha çok yemek ve daha çok ilgi istiyorlar.
Bizse karı koca daha iç içeyiz. Hadi kahve yapalım, hadi süt kaynatalım da sahlep yapalım, şunu alıp üstümüze atalım, yatmadan biraz şarap içelim. Bir şeyi birlikte yapma zamanı gibi şu sıralar.
Geçtiğimiz haftalarda Norveç' ten lisedeki yakın arkadaşlarımdan biri döndü. Fırsatını bulunca da lisede hiç yapmadığımız şeyi yaptık. Bir bara gidip bir güzel içtik. Çok güldük çok eğlendik. Baktık ki farklı üniversitelerde okumak, şehirlerde yaşamak arkadaşlığımızı sekteye uğratmamış. Konuştukça konuştuk. Lisedeyken uzun yürüyüşler yapardık Karşıyaka' dan Bostanlı' ya. O yürüyüşlerde de hayaller kurardık. Baktık ki hayallerimiz gerçekleşmiş, istediğimiz bölümlerde okuyup, istediğimiz evlerimiz olmuş. Belki bu kez de gerçekleşir hayallerimiz diye tekrar hayal kurduk.
Aralık bitmeye başlıyor ve yine, ister istemez, bir heyecan başlıyor bende. Neden böyle oluyor, yeni bir yıla, çaktırmadan, anlamlar yüklemeden neden alamıyoruz kendimizi?
Mesela istemdışı şu süsleri çıkarıp evi bir güzel süslemek istiyorum. Kırmızılar, parlak renkler, ışıklar olsun. Yeni süsler almaktan alıkoyuyorum kendimi ama bu yıl kitaplardan yılbaşı ağacı yapmayı kafama koydum. Bu hafta evi bir güzel temizleyip küçük salonumuzun bir köşesine kitaplardan yılbaşı ağacımızı dikeceğim :) Tabi kedilerle ne kadar kalabilir o ağaç emin değilim ama yıkıldığı zamana kadar kalsın salonumuzda.
Ben şimdi mutfağa gidip sıcak bir kahve alıp ya film izleyeceğim ya da bişiler çalışacağım.








Hiç yorum yok: